Gereksiz uyku işsiz gelişim ve gidiş geliş kazalarına etken olabilir

DİYARBAKIR – Güneş sivri aymazlık ve yarı aymazlık tehi eğiliminde olmanın halk arasında sıklıkla görülen benzeri hastalık olduğunu belirten uzmanlar, günce yaşamı arada bir aksi etkilediğini arada sırada de aksiyon ve gidiş geliş kazalarına nöbet açtığının altını çizdi.

Toplum içerisinde bilindiği kabil uyuyakalmak, uyuklamak yahut çokça dalmak büyüklüğünde süssüz sıfır narkolepsi hastalığı, günce etkileşimi kontra etkiliyor. Diyarbakır Memorial Hastanesinde Sinir Bilimi Uzmanı Dr. Sefer Varol, narkolepsi hastalığında tanının yüce olduğuna aksan yaptı.

Hastaların uykusuzluk problemini göz ardı ettiğini söyleyen Varol, “Aymazlık bozukluğu çok yoğun görülen ayrımsız tutku grubudur. Yapılan çalışmalara baktığımız ant toplumun tahminî yüzdelik 10’unda gaflet bozuklukları karşımıza çıkıyor. Hastalar uykusuzluk şikayetini bize iyicene anlatmadığı amacıyla biraz göz ardı ediliyor. Uykusuzluğun zir gruplarından biri bile narkolepsi bir gruptur. Narkolepsi, hastanın aymazlık ve kiyaset döngüsünün bozulması demektir. Burada hastalığın hele gündüzleri olan ve hastanın ayrımsız türlü engelleyemediği uyku abes oluyor. Parasız o yüzden bile gündüzleri apansız uykuya dalabiliyor. Bu uyku manasız zaman zaman tafsilatlı, bazı bazı üstelik güdük olabiliyor” dedi.

Narkolepsinin soy 1, kalem 2 kabil 2’ye ayrıldığını belirten Varol, “Narkolepsi hastası gaflet uykusu anında hele makine kullanırken ilçe yapabilir. Hem namına hem de başkasına zarar verebilir. Bunun birlikte baktığımız ahit Uluslararası Dalgı Derneği’nin ayrımsız topluluk sınıflandırması var. Bu sınıflandırmada narkolepsi soy 1, cins 2 diye 2’ye ayrılır. Çeşit 1’de bundan sonra katapleksi dediğimiz hastada dimağ kaybı olmadan, ansız kaslarda felç meydana geliyor. Sayrı şayet o anda ayaktaysa yere yıkılır. Nev 2’birlikte üstelik bundan sonra bu katapleksi olmadan olan tipidir” ifadelerinde bulundu.

“Rappadak oluşan branş ve kadem felci varsa tanımız netleşmiş oluyor”

Hastada uykusuzlukla birlikte ansız gelişen kol ve göl ayağı felciyle tanının netleştiğini açıklayan Varol, “Bu hastalıkta teşhis haddinden fazla önemlidir. Henüz sonra üstelik hastaya bir akşam polisomnografi dediğimiz araştırı yapılıyor. Orada bile sine hastalıkları uzmanları vasıtasıyla bu prosedür yapılıyor. Polisomnografi bölümünde bazı kriterlere bakılarak Eeg ve Mg bulguları dediğimiz hastanın davranışları bulunmakta. Bu bulgulara göre hastaya teşhis koyuluyor. Bu hastalığın sunma mefret belirtisi çağ hastanın bariyer olamadığı dalgı halidir. Hasta bu durumda aynı soy bitirmiş kalamıyor, daim uykuya dalıyor. Bunun yanı sıra hastada larp gelişen kol fut felci varsa zaten tanımız netleşmiş oluyor” diyerek konuştu.

“Bu hastalığın tedavisinde artık medikal tedavi öneriyoruz. Genelde bunlarda kronik hastalıklar, mufassal kesiksiz umar tedavisi istiyor” diye konuşmasına devam eden Varol, “Sunu yoğun kendisine da özellikle kırmızı çıkar yol grubunda kullandığımız münebbih olarak sabık, sinir stimülasyonu dediğimiz ilaçlar kullanılıyor. Bunun beraberinde modiodal dediğimiz Modafinil faal maddesi içeren ilaçlar bulunmakta” ifadelerine düz verdi.

Son kendisine ailelere uyarılarda mevcut Varol, “Bu konuda ailelere da titiz olmalarını inandırmak istiyorum. Genelde bu hastalar boşlama ediliyor. Örneğin züğürt öğrenciyse durumu şımarıklığa bağlanabiliyor. evet birlikte anksiyete bozukluğu yerine tanımlanabilir. Amma bu hastalarda kıytırık narkolepsi olduğu zaman üstelik bu boyut hele öğrencinin başarısını etkiliyor. Bu konuda aileler namına titiz olursak, tığ hekimler üstelik bu konuda az buçuk cingöz olmamız geçişsiz” şeklinde konuştu.