FACIA ve Ivedili Buut Yönetimi Başkanlığı (AFAD), içtimai medyada yayılan ‘Sermaye Transferleri’ iddiaları hakkında, “Kamudan kamuya yapılan esas aktarımının saymanlık işlemleri ve mevzuat çerçevesinde yapıldığının bilinmesine rağmen çarpıtılmasının, sunma hafif deyimiyle cahiliyet ve kasıttan kaynaklandığını düşünüyor, kamuoyunun takdirlerine arz ediyoruz” açıklamasında bulundu.

Afet ve Ivedi Kapsam Yönetimi Başkanlığı (AFAD), içtimai medyada ‘Sermaye Transferi’ adı altında yöntemsizlik yapıldığı iddialarına karşılık verdi. Başkanlığın bitirme, görev ve sorumluluklarını belirleyen mevzuat hükümleri doğrultusunda, çalım, kuruluşlar, belediyeler ve sivil topluluk kuruluşlarıyla teşrikimesai içinde fariza yaptığı vurgulanan açıklamada, şöyle denildi:

“Bu kapsamda ilişik mevzuatlarımız doğrultusunda kiran zararlarının bildirme aza indirgenebilmesi için bütçemiz içerisinde düzlük düzlük ‘sermaye transferleri’ kaleminden afetzedeler üzere bölük, iş yeri ve ahır yapılması amacıyla, yaptığımız protokol doğrultusunda TOKİ’ye, Giresun ve Sinop’ta köy yollarının yapımında olduğu gibi Karayolları Genel Müdürlüğüne aktarımlar yapılmaktadır. Bu kaynaklarla TOKİ aracılığıyla afetten engel görenlere son üç yılda tahminî 60 bin facia konutu, iş yeri ve ahır yapılmıştır.”Açıklamada, afetlerde zarar gören altyapının, vatandaşların mağduriyet yaşamadan ivedilikle tamamlanabilmesi, hayatın normalleşmesi amacıyla valiliklere, facia zamanlarında ivedi yardım ödemeleri yapıldığı tabir edildi.’KURUMUN VE FEDAKAR PERSONELİNİN, HAKSIZ İTHAMLARLA GÜNDEME GETİRİLMESİNİ KINIYORUZ’4123 çevrilmiş yasa kapsamında valiliklere dökme ödemelerin afetzedelerin yaralarının sarılması, afet bölgelerinde acil içmece suyu sağlanması kez, köprü ve altyapı hasarlarının giderilmesi üzere kullanıldığı tamlanan açıklamanın devamında şu ifadeler yer aldı:

“Serencam üç yılda yaşanan Elazığ ve İzmir depremleri, Mağrip Karadeniz selleri, Rize, Giresun ve Artvin selleri, Muğla ve Antalya orman yangınları kabil bir nice afet sonrasında barınma, ıslah çalışmaları üzere gerçekleştirilen ödemelerin ‘havaya uçan para’ diyerek değerlendirilmesi, sermaye transferi algısıyla usulsüz hususi alanlara aktarıldığı imasının, kamudan kamuya yapılan hamur aktarımının muhasebe işlemleri ve mevzuat çerçevesinde yapıldığının bilinmesine rağmen çarpıtılmasının, sunma belli belirsiz deyimiyle cehil ve kasıttan kaynaklandığını düşünüyor, kamuoyunun takdirlerine genişlik ediyoruz. Türkiye’nin ve dünyanın seçkin adına milletimizin ve devletimizin arkalama elini, merhametini ulaştırmayı tasavvur edinmiş, milletimizin teveccühünü en büyük bergüzar namına gören tıpkı kurumun ve onun fedakar personelinin, nahak ithamlarla gündeme getirilmesini kınıyoruz.”