İYİ Tümen Aksaray Milletvekili Ayhan Erel, TBMM Traksiyon ve Bütçe Komisyonu’nda; Hak Bakanlığı bütçe görüşmelerinde Vekil Bekir Bozdağ’a hakimlerin kararlarının arkasında tevakkuf çağrısı yaptı. Erel, “Siz Sayın Bakanım bari bu kararları dolayısıyla yerlerinden edilen bilge ve savcıların kararlarının arkasında durup ‘Bu kararların itiraz yeri kayırıcı mahkemelerdir. Ego savcıların, hakimlerin verdiği kararların hukukçu, Adalet Bakanı namına arkasındayım’ deseydiniz. İşte o antlaşma savcı ve bilge, kararları nedeniyle kendilerini güvencede hissedebilirlerdi. Siz bu tavrınızla hakim ve savcılara sahip değil onların Türk milleti hesabına vermiş olduğu kararlara topluluk olacaktınız” dedi.
TBMM Tasrif ve Bütçe Komisyonu’nda Hak Bakanlığı, Şahsi Verileri Esirgeme Kurumu, Ukubet ocak İnfaz Kurumları ile Tutukevleri İş Yurtları Kurumu, Türkiye Adalet Akademisi, Hakimler ve Savcılar Kurulu, Türkiye İnsan Hakları Muadele Kurumu, Esas Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay’ın 2021 yılı kesme adisyon yasa teklifleri, 2023 yılı bütçe yasa teklifleri ile Sayıştay raporları görüşülüyor.
İYİ Öğür Aksaray Saylav Ayhan Erel, yargının bildirme etkili silahsız bukağılık olduğuna ilgi çekerek, “Şayet ülkede bu bukağılık yok edilirse, benzeri grubun vesayeti altına girerse, ferdî ve siyasi menfaatlere maşa edilirse, kısacası devletin adaleti elinden alınır ve işlemez ağıl getirilirse, bu anne bina namevcut edilirse, ortaya çıkma tabloyu taktirlerinize bırakıyorum. Bire Bir ülkede adalete olan yiğitlik kaybolmuşsa, devletin yekpare birimlerine olan çekinmezlik ortadan kalkar. Bu bağlamda karar devletin onuru, namusu, şerefidir. Milletin tek güvencesi, umudu ve geleceğidir” dedi.
Erel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun dosyasına nazır hakimin görev yerinin değiştirilmesini hatırlatarak, şunları belirtti:
“İstenilen talebi adına getiremem’ dediği için tıpkı yılı doldurmadan Samsun’a nasıp edilmesi. Buna eş yüzlerce tez var. Bu iddiaların akıllıca olması bile adalete olan güveni yerle aynı etmektedir. Adalete olan yiğitlik değme dolaşma erozyona uğramaktadır. Siz Sayın Bakanım keşke bu kararları zımnında yerlerinden edilen hakim ve savcıların kararlarının arkasında durup ‘Yargı bağımsızdır, berbat kararların üst şiddet merci cımbar yerleri değildir. Bu kararların itiraz yeri kayırıcı mahkemelerdir. Ben savcıların, hakimlerin verdiği kararların hukukçu, Adalet Bakanı yerine arkasındayım’ deseydiniz. İşte o devir müddeiumumi ve bilge kararları dolayısıyla kendilerini güvencede hissedebilirlerdi. Siz bu tavrınızla hakim ve savcılara topluluk değil onların Türk milleti adına vermiş olduğu kararlara sahip olacaktınız.”
“HAKİMLERİN CEZALANDIRILDIĞI YARGI SİSTEMİNE DÖNÜŞTÜ”
Erel, Türkiye’nin sonuç yıllarda çağcıl demokrasiden uzaklaştığını kaydederek, “Çağcıl demokrasiden uzaklaşmış, otoriter bir siyasal ferman marifetiyle tasarım edilen devlet haline mevrut. HSK bağımsız milletvekili ve politika üstü alım olmaktan çıkarılmış, yargı bağımsızlığından ve tarafsızlığından bahsedebilmenin dolay koşulu demokrasiyi, hukukun üstünlüğü benimsemiş bire bir ünsiyet devletinin varlığı, Türkiye özelinde hukukun üstünlüğünden bahsetmek imkansız hale gelmiştir… Üzülerek rapor edelim ki Türk yargısı iktidarın istediği kararları veren hakimlerin ödüllendirildiği, kudret taleplerine karşı karar vermeyen hakimlerin cezalandırıldığı ayrımsız hız sistemine dönüşmüştür” dedi.
