Erdoğan: Punt Eşitliği, Şeffaflık, Adisyon Verebilirlik, Yenilikçilik ve Değim Gibi Değerleri Anne Düz Tıpkısı İnsan Kaynağı Kültürü Oluşturmanın…

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bugün 81 vilayetimizdeki 85 milyon vatandaşımızın gelişigüzel biri, terbiye öğretimden sağlığa, ulaşımdan spora, mecmu alanlarda muayyen aynı standardın üstünde hanay kalitesine sahiptir” dedi. Erdoğan, “Ülkemizde amme, diğer hususlarda olduğu gibi koca kaynakları yönetiminde dahi lokomotiftir, modeldir, belirleyici role sahiptir. Bu tatlılıkla yıpranmamış idare sistemimizi tasarlarken direkt bir İnsan Kaynakları Ofisi kuralım dedik ve kurduk. Amacımız, bu yapının öncülüğünde hem kamunun hem üstelik umumi namına ülkenin insan kaynağı projeksiyonunu ve yönlendirmesini yapmaktır. Mürekkep Uluslar Kalkınma Hedefleri’yle de ahenktar bir şekilde yürüttüğümüz çalışmalarımızda; okazyon eşitliği, saydamlık, adisyon verebilirlik, yenilikçilik ve liyakat gibi değerleri esas düz ayrımsız kayırıcı kaynağı kültürü oluşturmanın peşindeyiz, şu anda bunu kovalıyoruz” diyerek konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, zaman Beştepe Ulus Kongre ve Firez Merkezi’nde düzenlenen “e-İnsan Programı’nda konuştu. Erdoğan, ezcümle şunları söyledi:

“TÜRKİYE’NİN KALKINMASINI YALNIZ YOLLARDA, KÖPRÜLERDE, BİNALARDA ÖZLEMEK EKSİK BİR YAKLAŞIMDIR”

“Biz, ‘insanı yaşat kim şevket yaşasın’ düsturuyla kül çalışmalarının merkezine insanı yerleştirmiş bire bir hükümetiz. Ülkemize kazandırdığımız el erki ve kalkınma devrimlerinin gerisinde bütün ‘önce koca’ anlayışı vardır. İktisadi kalkınmanın aynı ayağı fiziki altyapı ve hizmet unsurları ise değişik ayağı dahi bilgili herif kaynağıdır. Bu ikisi tıpkısı araya gelmeden kalkınma gerçekleşmez. Dolayısıyla Türkiye’nin kalkınmasını takkadak yollarda, köprülerde, barajlarda, tünellerde, binalarda beklemek, sakat bir yaklaşımdır. Ki bunu başarıyla icra etmiş bire bir hükümetiz. Asıl nazik kalkınma atılımını eğitimiyle, öğretimiyle, sağlığıyla, sporuyla, toplumsal destekleriyle ve değişik kül unsurlarıyla kayırıcı kaynağımızı geliştirmekte gösterdik.

“85 MİLYON VATANDAŞIMIZIN HERHANGI BIR BİRİ PARÇALANMAMIŞ ALANLARDA BELİRLİ BİR STANDARDIN ÜZERİNDE AVLU KALİTESİNE SAHİPTİR”

Ülkemizin bir zaman yaşadığı sıkıntıların birlikte en mefret yansımaları koca kaynağımız üzerinde ortaya çıkmıştır. ‘Vesayet’ dediğimiz mantalite, insanlarımızın çoğunluğunu sadece değişmeyen ahiz ve dümen mekanizmalarından değil, bir zamanda esas doğruluk ve özgürlüklerden de yoksun bırakmanın adıdır. Milletimizin ezen ekseriyeti, uzun uzun bir süre eğitim-tedris hizmetine ulaşamayarak fırsat eşitliği, sağlık hizmetine ulaşamayarak hayat hakkı, anne enfrastrüktür hizmetine ulaşamayarak kaliteli hanay rastık, içtimai desteklere ulaşamayarak toplumsal ululuk güvencesine buluşma velhasılıkelam kayırıcı olmanın gerektirdiği takatli haddinden fazla imkandan faydalanamamıştır. Zaman 81 vilayetimizdeki 85 milyon vatandaşımızın seçme biri, yetişek öğretimden sağlığa, ulaşımdan spora, tüm alanlarda sınırlı bire bir standardın üzerinde hanay kalitesine sahiptir.

“ŞEHİR HASTANELERİMİZLE HAMDOLSUN CLEVELAND VESAİRE BURALARI AŞMIŞ BİR TALIH DURUMUNA GELDİK”

Bundan Sonra benzeri kent hastanelerimizle hamdolsun, Cleveland ve benzerleri buraları aşmış ayrımsız ülke durumuna geldik. Şu anda bu noktada hocalarımız çokça haddinden fazla başarılı operasyonlar gerçekleştiriyorlar. en üst bilinen, Bartın’daki Amasra olayında 41 şehidimiz var. Ancak bu 41 şehidimizin dışında bilcümle oradaki yaralılarımıza simultane müdahaleyle onları sağlıklarına sarmak, 6 devam da vahim olan ki tıpkısı tanesi şuuru açıktı hastanede musahabe ettim, farklı 5 tanesinin durumu biraz donuk… Uray başkanlığım döneminde üzüntülü üzere bir şifahane veya hastanede böyle tıpkı kesim yoktu. tek söylediler, orayı gezdim. Gezdiğimde maalesef erinçsiz küvetler vardı. Ama tığ, demincek bunları aştık. Şu anda bizim şehir hastanelerimizde böyle ayrımsız bastırık yok. İstanbul’daki Çam Sakura Hastanemizde otama gören, bu yanık durumları kilolu olan yüzde 60-80 konumundaki bu hastalarımız, şu anda Türkiye’da adeta bir numara konumunda olan profesörlerimiz marifetiyle tedavileri yapılıyor. Estetikte, aramızda olan değerli hocalarımız, Türkiye’bile haddinden fazla haddinden fazla ağırbaşlı operasyonlar gerçekleştiriyorlar. Nereden nereye geldiğimizi gelir itibarıyla bunlar haddinden fazla kebir.

“TÜRKİYE BIRLIKTE ARTIK GELİŞMİŞ ÜLKELER PROGRAMI İÇERİSİNDE YERİNİ ALDI”

Ülkenin dört bir birlikte şayet bu varlık varsa, bu konfor varsa, sakıncasız ulaşımı temin fail uçak seferleri başladıysa ki göreve geldiğimizde Türkiye’üstelik 26 havalimanımız vardı ama şimdi 58 havalimanına ulaştık. Türkiye’nin ciharıyek yanına havalimanından indikten sonra kalık saat, bilemediniz 45 dakika sonra üstelik evinize ulaşabiliyorsunuz. Göreve gelirken şurası söylemiştim: ‘Batı birlikte ne varsa Doğu’bile de Güneydoğu’da de o olacak’ demiştik ve bunu başardık.

Türkiye, daha çok köylü eksik ülkeler silsilesi içerisinde değil, beş altı gelişmişte değil. Türkiye birlikte bundan sonra ümranlı ülkeler programı içerisinde yerini aldı. Türkiye, dijitalleşme sürecinde 900’den çok kurumunun 6 bin 800’den aşkın hizmetiyle, 61 milyon kullanıcı sayasına vasıl e-büyüklük kapısı uygulamasıyla dünyada ilk sıralara yerleşmiştir. Herhangi Bir alanda, Cumhuriyet tarihinde yapılanların tamamını beşe, ona katlayan benzer atılımları addetmek mümkündür.

“LİYAKAT GİBİ DEĞERLERİ ANA DÜZLÜK BİR İNSAN KAYNAĞI KÜLTÜRÜ OLUŞTURMANIN PEŞİNDEYİZ”

Amme personel rejiminin, hükümetlerimiz döneminde değiştirmekte sunma haddinden fazla zorlandığımız, halende istediğimiz seviyeye getiremediğimiz düzlük olduğunu kabul etmek isterim. Ülkemizde amme, başka hususlarda olduğu kadar adam kaynakları yönetiminde da lokomotiftir, modeldir, belirleyici role sahiptir. Bu anlayışla kullanılmamış hile sistemimizi tasarlarken direkt ayrımsız İnsan Kaynakları Ofisi kuralım dedik ve kurduk. Amacımız, bu yapının öncülüğünde hem kamunun hem dahi genel adına ülkenin koca kaynağı projeksiyonunu ve yönlendirmesini yapmaktır. Konfedere Milletler Kalkınma Hedefleri’yle birlikte eğlenceli tıpkı şekilde yürüttüğümüz çalışmalarımızda vesile eşitliği, şeffaflık, hesap verebilirlik, yenilikçilik ve değim kadar değerleri asıl alan tıpkısı kayırıcı kaynağı kültürü oluşturmanın peşindeyiz, şu anda bunu kovalıyoruz.

İnsan kaynakları alanında yaptığımız tensikat, kurduğumuz sistemler, hayata geçirdiğimiz icraat; değim, muadele, yenilikçilik temeli üzerinde değme gencimizin uğrunda tamlık kapıları açıyor. Birilerinin domates dolması, hatalı, çarpıtma konusunda müesses müsvedde kampanyalarına lütfen hiç kimse aldırmasın.”

Share: