Trabzon’daki yurtta küsurat depremzede sarıklı ve esnaf yaşadıklarını anlattı

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’taki depremlerin peşi sıra afetzedeler öğretmen Erol Çuhadar ve esnaf İbrahim Halil Kayaç, aileleriyle Trabzon’da Gençlik ve Spor Bakanlığına bağlı Şark Karadeniz Kız Öğrenci Yurdu’na yerleştirildi.

Kahramanmaraş Şehit Akif Akçadağ Anadolu Lisesinde Almanca öğretmeni olarak fariza fail Çuhadar, AA muhabirine, önce depreme uyudukları sırada yakalandıklarını söyledi.

Çuhadar, depremde eşi ve oğluyla canlarını tahakküm kurtardıklarını rapor ederek, “Etrafımızdaki apartmanlar çöktü. Kahramanmaraş’ta o geceleyin çok büyük tıpkı boşaltma vardı. Trafik, Kayseri yönüne akla yatkın çok yoğundu. Eşimin Afşin ilçesindeki temel babasına gittik. İkinci depreme da o ilçede yakalandık.” dedi.

Nevşehir’de otelini depremzedelere açan hayırseverin yerinde bir müddet kaldıklarını, henüz sonraları ailesiyle Trabzon’daki yurda yerleştiklerini dile getiren Çuhadar, yeryüzü iri sorunlarının ati planlaması olduğunu belirtti.

Çuhadar, 23 almanak patika hayatında Kovid-19 salgını dışında ilk kez böyle ayrımsız od dolayısıyla okula gitmediğini vurgulayarak, “Hayatımda ilk defa böyle tıpkısı şeyle karşılaştım, Allah inşallah devamını getirmez. Okula hangi antlaşma başlarız bilmiyorum, öğrencilerimden üstelik emrihak edenler oldu.” diye konuştu.

“Çok nazik bire bir şiddetli yaşadı ülkemiz”

Gaziantep’in İslahiye ilçesinde aşevi işleten 3 çocuk babası İbrahim Halil Kayaç ise zelzele gecesi havanın haddinden fazla sevimsiz olduğunu söyledi.

Sarsıntıyla uyandıklarını anlatan Kayaç, “Çocukların odasına girerken hareket o kadar şiddetliydi kim anlatılacak gibi değil, sülale güya olduğu yerde dönüyordu. Çocuklarımızı güvene almaya çalıştık. Öz hayatımızdan vazgeçtik. Telefonları aldık, aşağı indik. Yanımızdaki evler hep yıkıldı. Çökme altında kalanları gördük. İnsanlara yardımcı olmaya çalıştık amma elimizden tıpkı madde gelmiyordu, temas canip enkazdı.” ifadelerini kullandı.

Kayaç, kiracı olduğu dükkan üzere yıkım kararı çıktığını belirterek, şunları kaydetti:

“Çıktık buraya geldik, habbe şu anki durumundan tıpkısı haberdarım. Çıktı hepimiz zat derdimize düştük. Canımızı kurtardığımıza şükrediyoruz. Üç evladımızı Tanrı bizlere bağışladı. Ölenlere yağmur, kalanlara çıdam diliyorum. Çokça nazik tıpkı zehir yaşadı ülkemiz. Devletimizden, milletimizden, Tanrı herkesten razı olsun. Bizi bekâr bırakmadılar, buraya büyüklüğünde getirdiler. Yardım etti, konaklama ihtiyacımızı giderdiler.”

“Kelimelerle anlatılamıyor”

Kızının hafızlık eğitiminin de kalık kaldığını dile getiren Kayaç, şöyle bitmeme etti:

“Kızımın terbiye aldığı düzlük yıkıldı. Allah’a çok şükür kim o zaman evdeydi, kursta değildi. Pazartesi günü oraya bırakacaktık. Eğer yer sarsıntısı pazartesi olsaydı çocuklar orada olacaktı, bırakılmış sadakamız varmış. O kadar çokça yüz yüze baktığımız insanlar öldü. Şu anda bile resimlerine bakınca içimiz eriyor. Haddinden Fazla iri aynı şeydi, kelimelerle anlatılamıyor. İnsanın acısı şüphesiz kelimelerle anlatılsın?”

Share: