Elazığ’ında umumi hayata etkili kıran bölgesi zar edilmesinin ardından açıklamalarda kâin CHP Elazığ Saylav Gürsel Erol, “Cumhur Reisi’na teşekkürname ederim. Zira Elazığ’ın buna ihtiyacı vardı” dedi.
DÜRÜST Tümen Sözcüsü Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı ve DOĞRU Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan YANLIŞSIZ Parti Suret Yürütme Kurulu (MYK) sonrası evvel muhteşem açıklamalarda bulunmuştu. Çelik, Reisicumhur Erdoğan’ın talimatıyla Elazığ’ın depremden etkilenmesi bakımından 11’inci ülke kendisine afet bölgesi olarak değerlendirileceğini aktardı. Alınan bu kararın peşi sıra kıyamet bölgesi sayısı 11’e intişar oldu. Elazığ üzere müjdeli gelişme üstüne CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol açıklamalarda bulundu.
Süfli üzücü çokça iri benzeri olayla yüz yüze kalındığını aktaran Mebus Gürsel Erol, “11 ili etkileyen aynı zelzele yaşandı. 15 milyona mümasil nüfusumuz oturuyor. 10 binlerle tabir edilen tıpkı can kaybı var. O bölgede maddi engel milyarlarca dolarla değerlendiriliyor. O bölgede 11 ilimiz ve kasaba illerden etkilenerek hayatını kaybeden cümle canlara Cenabıhak’tan yağmur diliyorum. Yaralılara müstacel şifalar diliyorum. O bölgede bu olumsuzluğu ateş parçası tekmil insanlara hem başlangıç sağlığı diliyorum hem birlikte çıdam diliyorum. Aşağı olağan bir buut değil. Biz Elazığ’de 2020’dahi depremi yaşadık. Biz yalnızca depremi yaşamışız. O bölgenin insanları facia yaşadı. O facianın etkileri da bitmeme ediyor. Cenabıhak onlara sabır, çetin ve güç versin. 2020 depremini o günler üzere esasen Elazığ amacıyla aynı şansızlık ve mutsuzluk adına değerlendirsek de zaman üzere değerlendirdiğimizde bizim için dayanılmaz bir nasip oluşmuş. Çünkü köyü yapı stoku olan yerlerde evler yıkıldı ve yıpranmamış binalar yapıldı. TOKİ bakir konutlar yaptı ve insanlar kısmen o konutlara yerleşti. Kötü ve hasarlı binaların yıkılmasından kaynaklı üstelik Elazığ ayrımsız faciadan döndü. Ama devamında tekrar bir şekilde bu depremin ve artçılarının olduğu süreçte yine yıkım kararı verilen yüzlerce binamız var. Bu yüzlerce binamız yıkılmadan yıkım kararı ile yıkılması kentimiz açısından bire bir şanstır. Çünkü bunlar natürel afetlere kapalı yıkılmış olsaydı Elazığ’bile binlerce hayat ve fert kaybımız olacaktı. Bu Elazığ üzere şanstır” dedi.
İlk başta Elazığ’ın kıyamet bölgesi ve OHAL çerçevesinde değerlendirilmediğini nâkil Saylav Erol, “Bununla ilgilendiren evvel cumhurbaşkanımızla benzeri telefon görüşmesi yaptık. Çokça içeriğine bağışlamak istemem çünkü hususi aynı konuşmaydı. Ayrıca sosyal medyadaki paylaşımımı üstelik cumhurbaşkanının izini alarak paylaştım. Bu görüşmemizi açıklayabilir miyim diyerek özel kalemine ilettim. O bile cumhurbaşkanına bilgiyi verdi, paylaşabilirler dedikten bilahare paylaştım. Cumhurbaşkanı’na teşekkürname ederim. Zira Elazığ’ın buna ihtiyacı vardı. Bu sadece bizim girişimlerimiz ve cumhurbaşkanımızla kurduğumuz bildirişim böylece çözülmüş aynı sorun değil. Ben siyasetin nezaketini bilici birisiyim. Bir hareket yaparken diğer ilin dinamiklerini kötüleyerek, beceriksizlikle suçlayarak aynı istimara yapmakta bize yakışmaz. İlimizde SELIM Parti’nin 4 milletvekilin, belediye başkanının, valisinin ve STK’ların bu işe muhakkak katkısı olmuştur. Herkesin yetkisi, becerisi, ilişkileri doğrultusunda kesinkes bu konuyu ilişkin birimlere taşımışlardır. Sorunun çözümüyle ilgilendiren onlarda duyar davranmışlardır. Ama herkesin kendine göre bir siyaset dili, tarzı ve iletişim anlayışı vardır. Bu sürecin eğer çözümüne katkı sunmuş isek bu bizim amacıyla bahtiyarlık vericidir. Şayet tığ önce günden beri muhalefet ve erk partileri Elazığ’de gelişigüzel hareket etmeyi becerebilseydik tığ Elazığ üzere çok evire çevire şeyler yapardık” diye konuştu. – ELAZIĞ
