İçişleri Bakanı Aristokrat, Kırklareli’nde gençlerle buluştu: (1)

İçişleri Bakanı Süleyman Aristokrat, “(Suriye’bile) Bu kadar bala öldürüldü. Angelina Jolie’yi oraya gönderiyorlar, bir foto çektiriyorlar kampta, ‘Tığ arkalama ettik’ diyorlar. Oraya de müzaheret fail, en haddinden fazla arkalama eden bire bir yegâne kavim var o dahi bu şişman millet.” dedi.

Vekil Soylu, Kilitsiz Küreksiz Basket Sahası’nda planlı bilgisizlik buluşmasında, Türkiye’nin edisyon ayrımsız coğrafyada bulunduğunu belirterek, “Bu coğrafyada bulunduğumuz dilim içerisinde de bulunmadığımız ant dilimi içerisinde dahi bu çaplı insanlar topluluğunun, bu değerlerine ehil insanlar topluluğunun hem kavim olmasını, hem bile büyüklük olmasını istemediler.” dedi.

Aristokrat, dünyada bütün bu mücadeleyi veren aynı coğrafyada yaşadıklarını vurgulayarak, “Bir Nice devletimize saldırdılar ve yıktılar. Ama yeniden bu çaplı insanlar, iddiası olan insanlar yani bizim geçmişlerimiz, hepinizin geçmişleri yeniden kendi devletlerini kurdular.” diye konuştu.

Sabık hafta Balkanlar’a gittiklerini anlatan Aristokrat, “Keşki ayrımsız almaç olsaydı dahi Cumhurbaşkanımızın yani tıpkısı Türk ihtişam başkanının orada temas santimetrekaresinde izi olan Sırbistan’dan, Bosna Hersek’e, Hırvatistan’a daha ilk gittiğimiz Arnavutluk’ta elbette geçmişin bize bıraktığı emanetlerin temsilciliğini yaptığını tıpkı görseydiniz. Oradaki oran başkanlarının kendisi ile konuşurken hangi hassasiyetleri ortaya koyduklarını keşki benzeri görseydiniz.” ifadelerini kullandı.

Sabık hafta, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Srebrenitsa katliamının olduğu noktaları ve mezarları ülfet ettiklerini anlatan Soylu, “Avrupa kolaylıkla yanı başlarındaydı biliyorsunuz. İnsanların aktif enerjik öldürüldüklerine gürültülü çıkarmadılar. Elbette zaman Suriye’birlikte milyonlarca insan yerlerini değiştirmişse ses çıkarmamışlar. Pekâlâ güzeşte bölüm Asım diye niteleyerek benzeri yavru, 9 aylık, 4 yaşında Abdülvahap diye niteleyerek tıpkısı ağabeyi denizin ortasında Yunanistan’ın kıyı düzenlilik görevlilerinin onların botlarını batırıp, onları ölüme infirak ettikleri kabilinden gürültülü çıkarmadılar.” değerlendirmesini yaptı.

Dünyanın tıpkısı bölümünün haddinden fazla cellat olduğunu söyleyen Soylu, şöyle devam etti:

“Köle Isaura filmi çıktığı ahit bütün televizyonu olanlar ona kitlenirlerdi. Onun o halini içselleştirirlerdi ve itiraz ederlerdi. Hem sömürdüler, hem madenlerini sömürdüler, hem emeklerini sömürdüler. 2 Afrika asıllı talih birbiriyle yandaki, biri Frenkçe konuşuyor, biri İngilizce konuşuyor. Kendi dillerini konuşamıyorlar. Geçen periyot Macron Cezayir’e gitti, Cezayir’de onu ihtarname ettiler. Fransa’nın Cumhurbaşkanı, Cezayir’e gitti. Cezayir’dahi onu ihtarname ettiler. Meğerse tığ Balkan ülkelerine, Cezaeyir’e dahi gitsek, bu coğrafyada hangi ülkeye gidersek gidelim rastgele birinin halkı, değme birinin milleti göçüm parası almadığı tıpkı ulus adına tarihe geçiyoruz. Diyorlar ki sizin ücretinizi ecdadınız ödedi. Bugün Balkanlar’ı karıştırmaya çalışıyorlar. Size vakit kaybetmeden neyle karşı karşıya kaldığını dünyanın anlatmaya çalışıyorum. Lacerem Suriye’yi Irak’ı karıştırdılar, nasıl Libya’yı karıştırdılar, nasıl Lübnan’birlikte zaman kısırlık var. 0-2 yaşındaki torunlar kim Beyrut, Orta Doğu’nun arz güzelce yerlerinden tıpkı tanesidir amma 0-2 yaşında kim dallar benzen içemiyorlar. Bütün sütlerini o çocukların Türkiye’den biz gönderiyoruz.”

“Orada dahi benzeri yegâne devlet var, onun adı Türkiye”

Tıpkısı süre önce Mekân ve Kentçilik Bakanı Amaç Gelgel ile Pakistan’a gittiklerini, arkası sıra 2 saat Karaçi’ye uçtuklarını anlatım eden Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sonradan 1,5 saat helikopterle gittik. 250 milyon insanın yaşadığı bir ülkeden bahsediyorum. Senelerce Amerika, Mağrip orayı sömürmüş ve suların de sürekli yükseldiğini düşünün. Orada de bir yegâne mevki var onun adı Türkiye. Kamer çıplak bayraklarla beraber tıpkısı bir tane devlet. Tığ oraları sömürmedik amma onlar da bize bir madde yaptılar. O antlaşma Hindistan’a bağlıydılar. Tığ halas mücadelesine giderken ellerindeki bilezikleri sattılar Türk halas mücadelesinin silah paralarını onlar gönderdiler. Kalanları oldu kalanlarından da hangi kuruldu biliyor musunuz? Bugünkü İş Bankası var ya, Bugünkü İş Bankası Hindistan’ın Pakistan’daki o yani Pakistan. Müslümanların, bizim bağımsız milletvekili olmamız için, bizim bağımsız ve mutlak olmamız üzere, biraz önceki okunan ezanın bu ülkede okunması üzere, şurada asılan dünyanın sunma evire çevire bayrağının bu ülkede asılabilmesi için bize bindi olurlar. ve biz onu şimdi kalın kafalı ödemeye çalışıyoruz.”

“FETÖ’yü tığ icat etmedik. PKK terör örgütünü da biz buluş etmedik. DEAŞ’ı birlikte biz icat etmedik. DEAŞ’ı Amerika Afganistan’da Umum Kaide’yi üreterek Rusya’evet cebin buluş etti. Sonraları getirdi bizim coğrafyamıza bela etti.” diyen Soylu, şu değerlendirmelerde bulundu.

“PKK’yı ülkemizi fark etmek ve bölmek için icat etti Amerika. Hastalık biliyor musunuz? Sorunları zat ülkelerinde olmasın. Sorunlar Doğu’da olsun. Peki Doğu’birlikte ne var? imdi Müslümanlık var, bundan sonra özlük değerlerine tutkun insanlar var. Oyunu esasen itibaren böyle kuruyorlar. Kendilerinde demokratlık var. Ama şüphesiz el erki var. Başkanlarının rey sayımında istediklerini istedikleri öne geçirebilecek haksızlıkları yaptıkları zaman kimsenin eleştirmediği tıpkı demokratlık var. Macaristan’üstelik güzeşte dönem seçme oldu. Başbakan seçildi. Avrupa Parlamentosu geri karar verdi. Hem üstelik kıyamet kırana tıpkı intihap oldu. Niye biliyor musunuz? Amerika’nın desteklediği aday kazanmadı diye Avrupa’ya, Amerika talimat verdi. Dedi kim orayı otokrat tıpkısı demokratlık olarak tanımlayacaksınız. Yani demokrasiye makul sıfır bir dümen yerine tanımlayacaksın. Oysaki kıyamet kırana tıpkısı intihap oldu orada. Orada de tıpkısı zer masa kuruldu Macaristan’da ego yakından izledim. İçişleri Bakanı da benim arkadaşım. İstediklerinde istediklerini yapamayınca tuh dalavereli işleyen aynı Günindi dünyasıyla alın karşıyayız.”

Icra Vekili Soylu, Suriye’de bir nice insanın hayatını kaybettiğini anlatarak, “Bu büyüklüğünde bala öldürüldü. Angelina Jolie’yi oraya gönderiyorlar, benzeri fotoğraf çektiriyorlar ayrımsız kampta, ondan sonra zat vicdanlarını temizliyorlar. ‘Biz arkalama ettik’ diyorlar. Oraya bile müzaheret eden, sunu çokça arkalama fail bir biricik budun var o da bu balaban ulus. İnanın ki orada hasis torunlar var. Hoppadak 4 milyon kayırıcı İdlib’üstelik yaşıyor. Bizim yaptığımız briket evler olmasa çadırlarda yaşayacaklar şita, yaz. Şu esas büyüklüğünde 75 bin briket evi tamamladık. Cumhurbaşkanımızın talimatıydı. Gine bu budun yaptı. Başka kimesne değil. Tamam orada olan olmazsa ne yapacaklar? Türkiye’ye gelecekler değil mi? Tığ hem sınırlarımızı zorlamasınlar hem dahi orada elan insanca yaşasınlar diye esas itibariyle onları orada tutmaya çalışıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Suriye’ye Türk insanının ve sivil topluluk örgütlerinin, AFAD’ın, Kızılay’ın ve insancasına müzaheret derneklerinin müzaheret ettiğini vurgulayan Soylu, sözlerini şöyle tamamladı:

” ‘Radikalleşmeden dünyayı fark etmek lazım’ diyorlar. Bunu söyleyen ki? İngiltere, Fransa, Almanya, Avrupa, Amerika… Tamam bu dallar orada eğer okumazlarsa, bu torunlar şayet orada bu savaşın hep zorluklarını yaşarlarsa dünyaya kızmazlar mı? Radikalleşmezler mi? Onlar ayrıksı soy kullanılma eylemine girmezler mi? Peki ne cevaz ediyorlar hakeza olmasına? Yalnız aynı yegâne özdek için. Müslümanlığı acı yorumlamak için. Bu büyüklüğünde belirtik ve kemiksiz. Oyunlarını gür kurmuşlar. Bu coğrafya şizoit olsun istiyorlar. Türkiye üzere hangi istiyorlar? Türkiye birlikte tıpı tıpına Irak üzere, değiştirmeden Suriye kabil, kelimesi kelimesine Yemen kabil, aynen Libya üzere, aynıyla Balkanlar’daki istikrarsızlıklar üzere… Bakın Bulgaristan’üstelik 2 Ekim’bile seçim var. Akıbet 2 yılda 4. seçme. 6 fırka koalisyon hükûmeti oldu, 7 kamer yürütemediler.”

(Sürecek)



Share: