CHP ‘Sansür Yasası’nın 29. Maddesini Aym’ye Taşıdı.

CHP, ‘sansür yasası’nın ‘halkı aldatıcı bilgiyi alenen yayma’ suçunu düzenleyen 29. maddesinin iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurdu. CHP Ekip Başkanvekili Engin Altay, “Herkesin şurası bilmesini isterim, ilkin Erdoğan’ın; bu kanun seni kurtarmaz. Bu sekmen, bu millete mahdut dirimsel. Yırtar atar. Türk siyaseti, bu zinciri parçalayacak demokratik yetenek ve olgunluktadır. Demokratik yöntem, bu zinciri kırıp parçalayacaktır” dedi.

CHP, kamuoyunda ‘sansür yasası’ olarak bildik 7418 basit Basın Kanunu ve Bazen Kanunlarda Fark Yapılması Üzerine Kanun’un, ‘halkı kandırıcı bilgiyi alenen yayma’ suçunu işleyenlerin hapisle cezalandırılmasını düzenleyen 29. maddesinin iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle bugün AYM’ye başvurdu.

Başvuru dilekçesini teyit ettikten sonra AYM uğrunda açıklama yapan Engin Altay, şunları söyledi:

“ANAYASA’NIN MADDELERİNE AYKIRILIĞI NEDENİ İLE İPTAL DAVASI AÇTIK”

” Kanunuesasi Mahkemesi’ne yaptığım başvuru içi huzurunuzdayım. 13 Teşrinievvel 2022 devir ve 7418 sınırlanmış Basın Kanunu ve Kâh Kanunlarda Uymazlık Yapılması Için Yasa’un 29. maddesi ile 5237 dar TCK’evet eklenen 217/a maddesinin Kanunuesasi’nın 2, 13, 25, 26, 28, 38, ve 153. maddelerine aykırılığı nedeni ile iptal davası açtık, sav sonuçlanıncaya kadar dahi yürürlüğünün durdurulmasına karar verilmesine ilgili dilekçemizi biraz evvel faziletkâr mahkemeye sunduk. Sebep derhâl, daha zaman onaylanır onaylanmaz erdemli mahkemeye başvurduk? O ahit bile söylemiştik; bu, tıpkısı Stalin kavgasıdır, Stalin yasasıdır ve bunun elan şişman kayıplara, vatandaşların elan şişman mağduriyetine kere açmaması yerine efdal hassaslık göstererek 29. maddeyi bugün mahkemeye sunduk. Kanunun ıcığı cıcığı ile ilişik hazırlıklarımız bitmeme etmektedir, sonra süresi içerisinde yasanın, Esas’nın öngördüğü müddet içre bile bu kanunun tamamını mahkemeye getireceğiz.

“CUMHURİYET’İN NİTELİKLERİNE VE AYM KARARLARININ BAĞLAYICILIĞI İLE İLGİLİ HUSUSLARINA AÇIK VE ALENİ AYKIRIDIR”

7418 sınırlanmış Kanun’un 29. maddesi ile TCK’ya 217/a maddesi eklenerek, ‘halkı güzel bilgiye açıkça yayma’ suçu ihdas ediliyor, tıpkı suç kurma ediliyor. Buna göre; kâmilen umum ortada endişe, gocunmak yahut ürkü yaratmak saikiyle ülkenin bağırsak ve aut güvenliği, amme düzeni ve umumi sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı ayrımsız bilgiyi kamu barışını bozmaya ergonomik benzeri şekilde açıkça bilisiz kimsenin ayrımsız yıldan üç yıla kadar mahbes cezası ile cezalandırılması öngörülüyor. Bu, Anayasa’nın biraz evvel saydığım, Cumhuriyet’in nitelikleri, esas adalet ve hürriyetin sınırlandırılması, kanı açıklama ve ifşa hürriyeti, matbuat hürriyeti ve Anayasa Mahkemesi kararlarının bağlayıcılığı ile ilgili hususlarına yıldızlı ve aleni aykırıdır.

“OTORİTER REJİMLERİN DOLMA HABERLE SAVAŞIM AZMİ, GERÇEĞE EVET BIRLIKTE HAKİKATE OLAN TUTKULARINDAN DEĞİL”

Kanunun başlığı ‘halkı kandırıcı bilgiyi açıkça yayma’ diye yazılmış amma muhteva, gerçeğe aykırı bilgelik. Yasa yapılırken da baştan ilk hepsi hatalı iliklenerek mamul, başlığı ile içerideki yanlışlık şekli ayrımlı şeyleri rapor ediyor. Bu, şu buyurmak; otoriteli rejimlerin dolma haberle savaş azmi, gerçeğe ya üstelik hakikate olan tutkularından değil. Gerçeği tespit tekelini ele eylemek ve yalan söyleme tekeli tekvin arzularından kaynaklanıyor. Örnek; Fahrettin Altun, en üst Bartın’bile yaşanan faciadan bilahare, bakanlar ve resmi kurum ve kuruluşlar dışında yapılan bilcümle paylaşımları dezenformasyon yerine anlatım etti. Tekrar konkre olan, basında Sayıştay denetim raporlarına binaen yapılan kâh izah ve duyum birlikte bire bir kamu ortaklığı olan Türkiye Taşkömürü Kurumu yoluyla dezenformasyon sayıldı. Yani Sayıştay raporunu CHP mebus kamuoyu ile paylaştı, Türkiye Taşkömürü İşletmeleri ‘dezenformasyon’ diyor. Fahrettin Altun tweet atıyor; ‘Meydana gelen dramatik kaza ile ilişik yapılan dezenformasyon muhtevalı paylaşımlara vatandaşlarımızın itibar etmemesi, laf ile ait bölgede bulunan bakanlarımızın ve resmi kurumların açıklamalarını dikkate almalarının önemini benzeri defa daha hikâyelemek isterim’. Yani Fahrettin Altun diyor kim ‘Bakanların ve benim dışında yapılan bütün açıklamaları dezenformasyon sayacağız’. Bu; muhalefeti, medyayı, basını, sosyal medyayı susturmaktır. Kendi yalanlarını nesep kabil arz etmek, gerçekleri biber dolmasi diyerek itileme yasasıdır ve kabulü cins değildir. Kaldı ki bu konuda efdal mahkemenin henüz ağustos ayında verdiği ayrımsız karar var; Basın İlan Kurumu tarafından verilen cezalara bakıldığında, kuruma tanınan yetkinin, basının töre bilimi değerlerini düzenleme açısından, amacından öteye anbean imdi birtakım basın mensupları açısından caydırıcı benzeri etki yaratabilecek bir cezalandırma aracına dönüştüğü ve bu durumun dizgesel tıpkı soruna sebep olduğu tespit edilmiştir.

Kanunuesasi Mahkemesi’nin Basın İlan Kurumu ile ilgili ferdî tıpkı müracaat üzerinden verdiği karardan bilahare bugün, 29. konu ile yaptığımız başvuruyu bekletmeksizin, yürürlüğü durması itibarıyla ayrımsız an önceki ele alması itibarıyla şanlı millet yerine makro mahkemeden arzu ediyorum. Üzülerek şunu söyleyeyim, TBMM’deki görüşmelerde söyledim; ‘Bu yasa, Türkiye’deki demokrasiyi bozma etmekle kalmaz, Türkiye’yi acun uluslar ailesi içinde demokrasi liginden düşürmez, saf dışında tutar’ dedim. ‘Hukuk sıfır, hukukun çalışmadığı ülkeler ligine ineriz’ dedim. Türkiye doğrusu şu anda, bu kanundan önce yöntemsizlik endeksinde 180 talih arasında 96. tam. Matbuat özgürlüğü endeksinde elhak 180 ülkede 149. sıradayız. Hukukun üstünlüğü endeksinde 139 ülke arasında 112. sıradayız.

“SARAYIN SAVCI VE HAKİMLERİ DAHI FAHRETTİN ALTUN’UN ‘BU DEZENFORMASYONDUR’ DEDİĞİ HERHANGI BIR BİLGİ İLE İLGİLİ HAREKETE GEÇECEKLER”

Muhalefete zindan tepkisi ile muhalefeti yenmek benzer değil. Demin yolsuzluklar konuşulmasın, idrak konuşulmasın, fakirlik konuşmasın isteniyor ve bu, Anayasa’evet çok celi ters bire bir kanuni düzenleme ile yapılıyor. Bilgi Teknolojileri İletişim Kurumu Başkanlığı, Zoom toplantılarından WhatsApp yazışmalarına büyüklüğünde muhalefetin, vatandaşın, medyanın bütün içeriklerine umum koyabilecek. Matbuat İlan Kurumu, ilandan men cezası ile yandaş olmayan medyaya içki kabul etme hakkı da tanımayacak. Sarayın müddeiumumi ve hakimleri üstelik Fahrettin Altun’un ‘bu dezenformasyondur’ dediği temas bilgelik ile ilgilendiren harekete geçecekler. Diyor evet ‘Madenle ait bakanlar dışında konuşulan gelişigüzel şeyi dezenformasyon sayarım’ diyen aynı kafanın yönettiği tıpkısı mevki, bu kafaya doğrulama ergin. Sedir’in çıkardığı yasayı mahkemeye götürdük. Uzatmaya lüzumlu bulunmayan, bire bir kortej okuyayım deminden; ‘Kelimeler silahtan daha güçlüdür. Düşmanlarımızın silahlanmasına müsaade vermiyoruz, neden konuşmalarına izin verelim’. Bu sözü Stalin söylemiş, şimdi Erdoğan tatbik ediyor. Kanunu mahkemeye götürmemizin temeli bile bu sözün altında yatıyor. Bakanlığı dolandıran bakanı de konuşursak dezenformasyon yapmış olacağız.

“HERKESİN ŞUNU BİLMESİNİ İSTERİM, ÖZELLIKLE ERDOĞAN’IN; BU KANUN SENİ KURTARMAZ”

Anamal Piyasası Kurulu’ndaki bulaşık rüşvet ilişkilerini konuşursak dezenformasyon yapmış olacağız. Mafyadan 10 bin dolar idrak düz milletvekilini konuşursak dezenformasyon yapmış olacağız. 128 bilyon doları tek edenleri sorarsak dezenformasyon yapmış olacağız. Kuintet Çete’ye çekilen peşkeşi sorarsak dezenformasyon yapmış olacağız… Herkesin şunu bilmesini isterim, özellikle Erdoğan’ın; bu yasa seni kurtarmaz. Bu aşama, bu millete güçlükle gelir; yırtar atar. Türk siyaseti, bu zinciri parçalayacak demokratik kabiliyet ve olgunluktadır. Demokratik politika, bu zinciri kırıp parçalayacaktır. Herkesin şen olmasını, Türkiye ve demokrasimize inanmaya herhangi bir şeye rağmen, bilcümle olumsuzluklara rağmen bitmeme etmesini ve CHP’ye güvenmesini bekliyoruz.

“BASIN ÇALIŞANLARININ EVET DA MUHALEFETİN EVET DE VATANDAŞIN SÖZÜ ÜZERİNDEN BU YASAYA BAKARAK İNSANLAR KODESE DOLDURULABİLİR, ZİNDANLARA ATILABİLİR”

40 maddelik kanunun kâffesi ile ait tekmil hukukçularımız çalışıyorlar. Tığ şuna bakarız, Divan ve Esas, esas tehalüf partisine buraya başvurma yetkisi vermiş. Biz burada, ‘Bunu AKP getirdi, hepsini götürelim’ değil, açarız tane şerha bakarız, hangisinin Esas’evet aykırılığı varsa, bizim lehimize da olsa, AKP’nin aleyhine bile olsa götürürüz. Hakeza bakıyoruz. 29’u zaman illet götürdük? Ayrımsız farkındalık yaratmamız lazım, tehlikeye erdemli mahkemenin dikkatini çekmemiz lazım. Şimdi, kanunun tıpkısı kısmı nisanda yürürlüğe girecek, enfrastrüktür hazırlıkları ile meşguller. Hadi bizim dokunulmazlığımız var amma siz matbuat çalışanlarının evet de muhalefetin ya bile vatandaşın sözü üzerinden, vatandaşı bu yasaya göre tutuklu yargılanmaları içeren tıpkısı hal olduğu için bu yasa ile insanlar kodese doldurulabilir, zindanlara atılabilir. Şimdiden kamuoyunun dikkatini çekmemiz geçişsiz. Efdal mahkemeye dahi aracılığınız ile sesleniyorum; yürürlüğün durdurulması noktasında aynı an önceki talebimizin acilen gündeme alınmasını, demokrasimizin çıktı tahribat almaması için, demokrasimizin bundan sonra acı almaması üzere murat ettik.

“HEP ULUSLARARASI ÖRGÜTLERİN REDDETTİĞİ BİR YASA”

Bunun sunu geç kasımda çıkması geçişsiz. Bu, dünyanın da dikkatini çeken bir kanun, özellikle 29. Madde. Hep uluslararası örgütlerin bu halini reddettiği aynı yasa. Çıkarılmaya çalışılan ülkeler reşit, hepsinde geri kadem atık. Türkiye, dünya milletler ailesinde hukukun işlemediği bir talih adına anılmamalıdır. Bunu sağlayacak olan üstelik faziletli mahkemedir.”

Share: