Aylin Nazlıaka: Hepimiz Ayrımsız Gemide Değiliz. Onun Gemisi Titanik, İlk Seçimlerde Batacak

CHP Eş Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, Erzincan’dahi; Cumhur Reisi Recep Tayyip Erdoğan’ın “Ayrımsız gemideyiz. Bu gemi akarsu alır batarsa bilcümle beraber boğuluruz” sözlerine aksülamel gösterdi. Nazlıaka, “Hepimiz bir gemide değiliz, bizim bindiğimiz gemide muhammes çeteler namevcut, beş mahiye, 10 mahiye alanlar bulunmayan, gençlerimizin geleceğini çalanlar onları mülakatlarda eleyenler evet da soruları çalıp dağıtanlar bulunmayan, yöntemsizlik yapanlar yok. Onun gemisi Titanik, ilk seçimlerde batacak. Bizim gemimiz ise emin sularda yüzerek hepimizin benzeri ve bu arada olduğu bir Türkiye’da yüzmeye bitmeme edecek” dedi.

CHP Avrat Kolları Umumi Başkanı Aylin Nazlıaka, Erzincan’ın Çağlayan Beldesi’ndeki örgen paydaşlık töreninde konuştu. Törene; Karı Kolları MYK Üyesi Fevziye Güreşçi, Erzincan İl Başkanı Ayhan Doğan, Erzincan İl Eş Kolu Başkanı Imge Yüceer, Tunceli İl Eş Kolu Başkanı Handan Alp Balaban, Erzurum İl Kadın Kolu Başkanı Gizem Saika, Edvar Mekân Belediye Reisi Haydar Delicesine, Mollaköy Mekân Şehremini Gökhan Ermiş, Altınbaşak Belde Belediye Reisi Haydar Çelik üstelik katıldı. Törende CHP’ye AKP’den ve Adalet Partisi’nde ense düzey katılımlar oldu. Nazlıaka, törenin peşi sıra yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“BİR KEZ ELAN HAYKIRMAK İSTİYORUM; İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NDEN VAZGEÇMİYORUZ, VAZGEÇMEYECEĞİZ”

“Benden önceki çokça değerli konuşmalar oldu. İl Kadın Kolu Başkanımız içre bulunduğumuz süreçte alelhusus kadınların yaşadığı ayrımcılıktan bahsetti, kadınların kuşkusuz istihdamın dışına itildiklerini anlattı. Değer işe değer ücret verilmediğini, kayıt dışı çalışmanın hisse senedi güvenliği, gelişim güvencesi sorununun bittabi yükseldiğini ve kadınların özellikle AKP iktidarı döneminde hangi kadar sürat karşısında savunmasız ağıl geldiğinden bahsetti. Buraya arkadaşlarımız haddinden fazla domuzuna ayrımsız molekül yaptırmış, İstanbul Sözleşmesi yaşatır diye niteleyerek. Ego bile ayrımsız misil daha car etmek istiyorum; İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz, vazgeçmeyeceğiz. İstanbul Sözleşmesi dört şeyi emreder. Der kim; kadına müteveccih şiddeti önle, önleyemediğin takdirde kadını koru, koruyamadığın takdirde takibat, soruşturma süreci ile cezalandır ve dördüncü aşamada bile bütüncül politikalar üreterek kadını hayatın herhangi bir alanında güçlendir der.

“İLK SEÇİMLERDEN SONRA DE BAŞINDAN KADIN AYVAZ BİRLİKTE SAVAŞ EDEREK YENİDEN CUMHURİYETİMİZİ KURUCU AYARLARINA TAŞIYACAĞIZ”

Türkiye’de kadınlara yönelik gayret önleniyor mu? Kadınlar korunabiliyor mu? Caydırıcı cezalar veriliyor mu? Verilmiyor. Size şöyle bir örnek anlatayım; İngiltere’üstelik bire bir avrat parkta yürürken sözlü tacize uğruyor ve çabucacık o kişiyi yakalıyorlar, bilge karşısına çıkarıyorlar. Bilgili onu dinliyor, sonra diyor kim yedi çağ yedi yıl cezaya mahkum ediyorum seni. Failin avukatı bu ceza çok fazla değil mi diyor o de diyor ki ego yedi günce cezayı bu kızımıza yavuklu tacizde bulunduğu amacıyla verdim, yedi yıllık cezayı ise İngiltere’de cıvıl cıvıl kadınların şeb saatinde parkta özgürce yürüyebilmesini engellediği amacıyla verdim. İşte o yüzden caydırıcı ukubet dediğimiz budur. Demincek hele burada bizimle olan erkeklere üstelik tıpkısı alkış isteyeceğim çünkü şu anda haddizatında bire bir etkinlikte birlikteyiz, sanki bu aktiflik toplumun yarısını ilgilendiriyor kabilinden düşünüyor bazıları, amma hakeza değil. Çünkü kadın haklarıyla ilişik her laf toplumun bütünün ilgilendirir. Kadına yönelik yapılan değme soy hükümsüzlük, hukuksuzluk tıpkısı demokrasi sorunudur. Kuşkusuz cumhuriyeti Kurtuluş Savaşında kadın ayvaz bire bir arada savaşim ederek kurduysak önce seçimlerden sonra dahi başindan karı erkek alay malay savaşim ederek yeniden cumhuriyetimizi müessis ayarlarına taşıyacağız.

“ONUN GEMİSİ TİTANİK, İLK SEÇİMLERDE BATACAK”

Hepimiz batarız hepimiz tıpkı gemideyiz, sorarım size hepimiz bir gemide miyiz? Hepimiz benzeri gemide değiliz, bizim bindiğimiz gemide kentet çeteler bulunmayan, beş maaş, 10 mahiye alanlar yok, gençlerimizin geleceğini çalanlar onları mülakatlarda eleyenler evet de soruları çalıp dağıtanlar yok, yöntemsizlik yapanlar bulunmayan. Onun gemisi Titanik, önceki seçimlerde batacak. Bizim gemimiz ise emin sularda yüzerek hepimizin bir ve bu arada olduğu tıpkı Türkiye’birlikte yüzmeye bitmeme edecek, aydınlık yarınları sizlerle gelişigüzel yaratacağız.

“YENİDEN GELİR DAĞILIMIN DENGELİ OLDUĞU HERKESİN TOK GÜVENDE YAŞADIĞI TÜRKİYE BENZER”

Geliyor gelmekte olan ancak o yalnız başına dirimlik mi? Gelemez, onu bizler getireceğiz. Fiilen, sandıklarda fariza alarak, sandığa cemaat çıkarak, oyumuzu kullanarak getireceğiz. Şu dakika AKP iktidarı öyle tıpkısı uyum kurdu kim zengin elan zengin bakımsız daha çorak ayla geliyor. Türkiye’nin yer yüksel gelire sahip yüzde 1’lik kesimi hep servetin yüzdelik 42.3’ünü alıyor. Böylesine adaletsiz aynı düzen var.  Baştan dirimsel dağılımın tartılı olduğu herkesin tok güvende yaşadığı Türkiye gibi. Bizim kat haritamız haddinden fazla kesin, geçmiş seçimlerde iktidara geldikten bilahare çarçabuk politikalarımız uygulamaya başlayacağız, projelerimizi hayata geçireceğiz. Ocak destekleri sigortası ile asgari ecir ve altında geliri olan ya birlikte on paralık geliri sıfır tamlık derece halklarına sosyal mehabet olmanın gereği namına karşılık yapılacak ve bu yapılırken benzeri nimet kabil değil, ya bile AKP dönemindeki kabil insanları sıraya dizip bilahare birlikte bunu deklare ederek değil bilcümle tersine sağ elin verdiğini sol el görmeyecek mantığı ile gerçekleştirilecek. Yer önemlisi aile zarfında kadını dahi güçlendirmek üzere yapılacak olan bu ödenekler kadının hesabına yatacak. Böylecene avrat kamer böylece gidecek aynı tıpkı işçi kadar memur üzere yerine yatan parayı çekecek ve ona göre dahi harcamaları yapacak.

“YER DÜŞÜK EMEKLİ ÖDENEĞİ ASGARİ ÜCRETİN ALTINDA MÜMTENI”

Öyle bire bir dönem ki süresince bulunduğumuz, vatandaşlarımız bir eline aksiyon tıpkısı eline EKMEK yazıp yaşamlarını sonlandırıyor. Anca aynı dönüş ki bebekler açlıktan yaşamını kaybedebiliyor, annelerin feryadı havada asık kalabiliyor. Tek yavru yatağa haris girmesin diyerek ve herkesin arz birkaç minimum ecir tutarında tıpkı geliri olsun diye Ev Destekleri Sigortasını uygulayacağız. Sülale Destekleri Sigortası emeklilerimizi da düşündü, birincisi sunu düşük zahmetli ödeneği minimum ücretin altında mümteni. İkincisi asgari ücret açlık sınırının altında olamaz. ve en önemlisi elbette batıda insanlar tekaüt olduktan sonradan geziyor tozuyor kullanılmamış yerler görüyor bizim emeklilerimizin dahi hakeza bire bir hayatı olsun istiyoruz. Emeklilerimizin aldığı cevap yükselecek ikincisi Kültür Bakanlığı ile tören düzeni yapacağız, bizim vatandaşlarımız da zahmetli olduktan sonralari gezecek tozacak hayatın tadını çıkaracak, ikinci baharını yaşayacak. “



Share: