Afiyet çalışanları ile ilgilendiren çarpıcı araştırı

Sağlık çalışanları ile ilgili çarpıcı araştırma

Araştırmada afiyet çalışanlarının ortoreksiya tehlikesiyle karşı karşıya olduğu ortaya daha çok

Eti Üniversitesi tarafından yapılan araştırmada afiyet çalışanlarının yüzdelik 58’nin ortoreksik (mıhlı tagaddi takıntısı) olduğu tespit edildi

Hitit Üniversitesi Esenlik Bilimleri Fakültesi El Sağlığı Uzmanı Doç. Dr. Gülay Yılmazel;

“Ortoreksiya bir numara merhale afiyet çalışanlarında yer çok ihmal edilen halk sağlığı sorunlarından birisi”

“Ortoreksiya tedavi edilmesi gereken önemli bire bir yeme bozukluğu, şayet otama edilmezse gayrı psikiyatrik hastalıkları tetikler”

“Kadın keyif çalışanlarında ortoreksiya eğilimi ayvaz sağlık çalışanlarına göre henüz aşkın”

“Pandemi ortoreksiya eğilimini şiddetlendiren ayrımsız risk faktörü oldu”

ÇORUM Sonuç yıllarda umum dünyada, zinde tagaddi tıpkısı moda haline gelirken akıllıcasına ve dimdik tagaddi çabası gâh kişilerde sivri fikrisabit ve kaygıyla karakterize olan tıpkı yiyecek bozukluğunu ortaya çıkarabiliyor.

Uzmanlar “Ortoreksiya nevroza” (sağlıklı ve temiz tagaddi takıntısı) adı sunulan bu illet tedavi edilmediğinde özellikle ruhsal ve psikolojik gelmek amacıyla bazen keyif sorunlarını üstelik beraberinde getirdiğine ilgi çekti.

Hitit Üniversitesi Keyif Bilimleri Fakültesi Umum Sağlığı Uzmanı Doç. Dr. Gülay Yılmazel yoluyla bir numara derece sağlık çalışanları üstünde yapılan araştırmada, afiyet çalışanlarının yüzde 58’inde ortoreksiya görülürken, kadın esenlik çalışanlarının koca keyif çalışanlarına bakarak artık ortoreksik olduğu tayin edildi. İhmal edilen tıpkı halk sağlığı sorunu olan ortoreksiya hakkında İhlas Marifet Ajansı’na açıklama de kâin Doç. Dr. Yılmazel, rahatsızlığın nedenleri ve sonuçları hakkında koskocaman bilgiler verdi.

“Ortoreksiya bir numara paye keyif çalışanlarında en fazla ihmal edilen halk sağlığı sorunlarından birisi”

Ortoreksiya’nın birinci mertebe keyif çalışanlarında arz aşkın ihmal edilen halk sağlığı sorunlarından birisi olduğunu vurgulayan Halk Sağlığı Uzmanı Doç. Dr. Gülay Yılmazel, “Ortoreksiya zinde ve bozulmamış beslenmeye müfrit ilgi gösterilmesiyle karakterize patalojik ayrımsız tabela. DSM-5 yeme bozukları arasında elan düzlük almasa üstelik zinde besin ve bozulmamış besine müteveccih begayet ilişki, katkılı ve ambalaj ürünlere yönelik ceberut tutumlar, dosdoğru beslenmeyle ilişkin moskof diyetlerin uygulanmasıyla karakterize ters düşüncelere sahip olma tablosu olarak tanımlanmaktadır. Ülkemizde ortoreksiya eğilimi genellikle afiyet çalışanlarında, beslenmeyle ve spor bilimleri ile ilgilendiren alanlarda yetişek görenlerde karşılaştığımız tıpkısı levha” dedi.

“Sonuç yıllarda ülkemizde de ortoreksiya eğiliminde artış var”

Son yıllarda ülkemizde dahi ortoreksiya eğiliminde çoğalma olduğuna dikkat calip Doç. Dr. Gülay Yılmazel, “Bu artışı kanıtlayacak unsurlardan birisi üstelik bir numara basamak keyif çalışanları. Birinci derece keyif çalışanları aslında topluluk sağlığı hizmetlerinde enerjik fariza işleyen ve civar planda olan tıpkı ekip. Tıpkısı yandan vakayiname hastalıklarla savaş ederken tıpkısı yandan bile toplumun beslenmeyle ilgilendiren afiyet sorunlarında şan oynayan özellikle ana-bala sağlığı, karı planlaması, okul eğitimleri ile ilgilendiren konularda topluma danışmanlık yapmaktalar. Bu grupta ortoreksiya eğiliminin yaygın görülmesi topluma rol mümasil olmaları açısından birlikte önem yeryüzü ediyor. Birinci rütbe esenlik çalışanları beyninde ortoreksiya kadınlarda imdi görülüyor. Bireylerin yaşları ilerledikçe, terbiye düzeyleri yükseldikçe, esenlik okuryazarlığı düzeyleri arttıkça henüz fazla ortoreksiya eğilimi gösterdikleri tayin edilmiştir” diye konuştu.

“Ortoreksiya eğilimi yeme tutumu ve depresyonla bile ilişkilidir”

Ortoreksiya eğiliminin yeme tutumu ve depresyonla ilişkili olduğunu anlatan Yılmazel, “Ortoreksiya yeme tutumu bozukluğu olarak tanımlansa de yanı sıra mülhak komorbid durumlarla de karşımıza çıkmaktadır. Boğunç düzeyi şiddetlendikçe bir numara merhale sağlık çalışanlarında ortoreksiya eğilimi üstelik artmaktadır. Yeme tutumu anormalleştikçe yani sağlıksız besinlere müteveccih yeme tutumu sergilendikçe ortoreksiya eğilimi birlikte daha çok kuvvetlenmektedir. Ülkemizde daha eskimemiş bire bir kavram namına karşımıza sâdır ortoreksiya ile ilişik çalışmaların bir numara adım afiyet çalışanlarında ivinti kazandırılması ve bu birinci etap keyif çalışanlarının dahi ruh sağlığı ve beslenmeyle ilişkin terbiye ve danışmanlık yönlendirilmesi hayır olacaktır” ifadelerini kullandı.

“Birinci mertebe keyif çalışanlarının yüzdelik 58’i ortoreksik”

Esenlik çalışanları üstünde yapılan araştırmanın sonuçları karşı birlikte açıklamalarda bulunan Yılmazel, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü; “Birinci basamak sağlık çalışanlarının yüzde 58’inin ortoreksik, yüzdelik 76’sında ise yeme tutumunun alışılagelen olduğu belirlenirken amma velakin yüzde 48’inde bunalım acı bulunmuştur. Araştırı grubunda sıkı sağlık okuryazarlığı düzeyi yüzde 46 civarında ve az çok faziletkâr. Ortoreksiya eğilimi 20-29 yaş grubundan itibaren başlayarak 40 yaşına kadar artım gösterdiği ve 40 yaşında üstelik normal düzeye gerilediği tespit edildi. Dolayısıyla gözyaşı ile ortoreksiya eğilimi arasında manidar benzeri ilişki mevcuttur. Karı sağlık çalışanlarının koca esenlik çalışanlarına göre daha ortoreksik olduğu tespit edildi. Yeniden sapık yiyecek tutumu 20-29 gözyaşı grubundan başlayarak kalık olup 40 yaş ve üzerindeki sağlık çalışanlarında ise yiyecek tutumlarının normale döndüğü belirlenmiştir. Kadınlarda erkeklere bakarak deli yiyecek tutumu daha yüksek. Eğitim düzeyi erdemli afiyet çalışanlarının üstelik yeme tutumlarının düzgüsüz olduğu ve evlilerinde elan fazla anormal yiyecek tutumu sergilediği belirlenmiştir. Afiyet çalışanlarının yaşları, kiloları ve keyif okuryazarlığı düzeyleri ile ortoreksiya eğilimleri ortada de fazlalık bire bir münasebet vardır. Yani yaş, kilo ve afiyet okuryazarlığı düzeyi arttıkça afiyet çalışanları henüz ortoreksik tabloya bürünmüştür. Ortoreksiya riski dimdik ve akman beslenmeye yönelik sosyal medya kanallarını takip edenlerde 2 kat, fiziksel etkinlik yapanlarda 1.8 intaç, anormal yeme tutumlarına topluluk olanlarda ise 5 mezuniyet, bunalım düzeyi elem olanlarda 2.4 hatim elan faziletli bulunmuştur”

“Otama edilmezse psikiyatrik sorunları tetikler”

İster genel toplumda olsun, lüzum afiyet çalışanlarında olsun ortoreksiya nervozanın tedavi edilmesi gereken cesim bire bir yiyecek bozukluğu olduğunun altını çizen Yılmazel, “Şayet otama edilmezse diğer psikiyatrik hastalıkları tetikleme şansı oldukça çok. Ayrıca insanlar ortoreksiya nedeniyle dinsiz diyetler uyguladığından anoreksiya nervoza adını verdiğimiz yada blumia nervoza adını verdiğimiz özge yeme bozukluklarının ortaya çıkması da bahis konusu. Nasıl bilişsel ve davranışçı tedavilerin uygulanması benzeri psikiyatri uzmanından bindi alınması gereklidir” şeklinde açıklamada bulundu.

“Pandemi ortoreksiya eğilimini şiddetlendiren aynı riziko faktörü oldu”

Bir Numara aşama esenlik çalışanları arasında yapılan çalışmada verilerin yüksek çıkmasında pandeminin de etkisinin olduğuna müteveccih tespitlerinin olduğunu açıklanan Yılmazel, şunları kaydetti; “Çünkü birinci kademe keyif çalışanları pandemi döneminde hep civar safhada düzlük aldılar. Bu aşamada kendileri ile ilgilendiren dosdoğru ve bozulmamış azık tüketimine yönelik tıpkısı davranış şekilperest sergilediler. Biz pandemide hıfzıssıhha ile ilgilendiren alışkanlıkları henüz çok sergilemeye çaba ettik. Katkısız ve temiz diyetlere yöneldik. Kendin hazırla kendin pişir tekniğini kullandık. Zımnında tükettiğimiz tüm azık maddelerinin içeriğini, etiketini, sorgulamaya özen gösterdik. Pandemi ortoreksiya eğilimini şiddetlendiren bire bir risk faktörü oldu. Yanı Sıra depresyonu ve yiyecek tutumunu tetikledi. Ortoreksiya eğilimi ile ilişik konularda keyif çalışanlarının içinden önceki olduğu durum ayn uğrunda bulundurulmalıdır. Bundan sonraki süreçte pandeminin etkisi azalsa üstelik devam ediyor olması bu riskin azalacağı anlamına gelmemelidir. Çünkü ortoreksiya eğilimi tıpkı öğün kazanıldığında devamı gelebilir ve başka psikoloji bozuklukları dahi tetikleme şansına sahiptir”

Share: